İmajın
tarihine girerek sıkıcı bir giriş yapmak istemiyorum. İmaj kısaca dış görünümü
değiştirmeye denir. Günlük hayatımızın olduğu kadar iş hayatımız ve başka
alanlar da oldukça önemli rol oynar.
İmajın önemi insanların sahip oldukları değer kavramlarına
sebep olmaktadır. Misal, karşıdan bakıldığı zaman güzel kıyafetli, süslenmiş,
saçları düzgün taranmış, kıyafeti düzgün olan bir bayanın ilk etkisi olumlu
düzeyde olduğu için imajı etki ediyor. Aynı şekilde bir erkek düşünün, ilk
görüşte pozitif bir etki bırakıyorsa bu imajındandır. Özel hayatımız da bu tip
durumlar iş yaşamında da kendini gösterir.
Bu ayrıca firmalar için de geçerlidir. Bir firmanın imajı
nasıl olursa etkisi ve müşterilerin gelişi de aynı o şekilde olmalıdır.
Mağazalar da alınan ürünler, ambalaj ve paketler göze çarpmalıdır. Kaliteli ve
görünümü güzel olan paketler ve ürünler beyne pozitif geldiği için alma isteği
uyandırır. Bu ürünün imajındandır. Paketin içindeki ise daha sonra deneniyor
ama ondan önce dışı insanı etkilemeli. Bu imaj psikolojik olarak insanlara etki
etmektedir.
Bir elma düşünün, kıp kırmızı. Güneşte parlıyor. Çok canlı
ve sert duruyor. Ama içini açıyorsunuz içi kurt dolu. Bu dış görünüm sayesin de
siz bu elmayı çoktan alıyorsunuz. İşte bu firmaların kullandığı imaj da
insanlar üzerinde böyle etki oluyor. İçinde tabi kurt var demiyorum. Sadece bir
örnekti.
Kişilerin imajları da bunun gibi değerlendirilmektedir. İş
başvurusu yapmaya gittiğiniz de önce sizin kılık kıyafetinize bakarlar.
İmajınıza bakarlar. Bu pozitif yönden size bir puan kazandırır. Daha sonra mülakatlar yapılır. Adayın fikir
ve düşüncelerine bakarlar, aynı kendisini bir kariyer uzmanı olarak tanıtan
kişinin ilk olarak karizmasının ve imajının değerlendirilmesi gibi.
Kurumsal
imaj ise, iş hayatı namına çok tehlikeli
bir kavramdır. Zira bir şirketin potansiyel tüm ortakları, çalışacakları şirketin
itimat vermesini istemektedirler. Buna ilişkin olarak yapılacak tedarikçi
mevduatlar, kurulacak yeni rejim, güven psikolojisinden hareketle gelişigüzel
konacak olan türlü meblağ da bütçe ve maliyet değerlendirmeleri, şirketlerin
verdikleri inanç ve güven duygusuna bire bir şekilde bağlıdır.
Misal, ilk defa çalışılacak bir şirket, 1 milyon dolar değerinde
bir iş önerge ediyor, teklif alan şirket, ilk iş olarak şirketin mazisine ve şirketin
bugüne dek düzenlediği işlere bakacaktır. Kurumsal imaj, buradan sonra özünü
göstermektedir.
Yapılan işlerin iyiliği ve çokluğu ile birlikte şirketin
kurumsal görünüşü, uyguladığı ve yaptığı sistemler, içyapısı, personellerin
sosyal düzeyi, şirket bilgi ve kültür gibi etkenlerin hepsi, firma imajını
oluşturmaktadır. Eğer şirket güven veremezse, iş bağlantısı kurulamaz ve yatırımlar
da karşılıksız kalır. Bu yüzden, şirketin kendini henüz iş birliği yapmadan makabil
gösterebilmesi, kurumsal imajının sağlamlığına ve düzgünlüğüne bağlıdır.
Hayatın her alanında imaj oldukça önemlidir. İnsanlar dış
görünüşten etkilenirler. Bu, doğal ve kaçınılmaz bir durumdur. Gerek kişisel
başarıda, gerekse kurumsal ilerlemede, başarılı bir imaj çalışması, pek çok
kapıyı da açacaktır ve yeni fırsatlar yaratacaktır.
Peki, Kurumsal İmaj, Verimlilik Ve İmaj Oluşturma Çabaları
nedir? Nelerdir? Bunlardan biraz bahsedelim ve imaj kavramımızı biraz daha
genişletelim isterseniz.
Verimlilik Nedir?
En genel açıklamasıyla, üretim zamanın da yer alan çeşitli faktörlerle
(girdiler) bu sürecin sonunda elde edilen ürünler (çıktılar) arasındaki
ilişkiyi ifade eden verimliliğe denir. Teknik anlamda “üretilen mal ve hizmet
miktarı ile bu mal ve hizmet miktarının üretilmesinde kullanılan girdiler
arasındaki oran” olarak tanımlanır ve genellikle bu ölçü çıktı/girdi olarak
formüle edilir. Ancak ekonominin dışındaki alanların da
giderek daha çok incelemeye alınması ve ülkelerin gündemlerinde ön sıralarda
yer alması sonucu verimlilik artık daha geniş kapsamlı olarak tanımlanmaktadır.
Toplumsal Anlamda Verimlilik
Günümüzde verimliliğin ekonomik yönü kadar sosyal yönü de önem kazanmıştır. Çünkü verimlilik ekonomik, sosyal ve ruhsal sorunlarımızın hem teşhisini, hem çözümünü, hem de uygulanmasını mümkün kılmaktadır. Bu nedenle verimlilik, yalnız üretimde değil, bir düşünce şekli, bir yaşam tarzı şeklinde algılanmalıdır. Mal ve hizmet üretimi insanlar için yapılmaktadır. Üretim faktörlerini kullananlar, üretim yapanlar, teknolojiyi geliştirenler insanlardır. Bu da verimlilikte insan unsurunun önemini ortaya koymaktadır.
Verimliliği artırmak ve bu artışı sürdürmek pek çok örgütün
temel amacı durumundadır. Bu nedenle dünyanın her yerinde birçok kuruluş
verimlilik artışını sağlamak amacıyla gerekli çalışmaları ve düzenlemeleri
yaparak uygulamaya koymaya çalışmaktadır. Bu çalışmalar çerçevesinde örgüt ve
yönetim ekibi, örgütün amaçlarını ve sorunlarını belirleyerek, verimlilik
artırma için gerekli plan ve programları tasarlayarak uygulamaya geçirmeye
çalışmaktadır.
Kurumsal İmajın Tanımı ve Oluşumu
Hayatımızda genel bir kural olarak; kendimizi niyetlerimize göre, başkalarını ise görünüşlerine, hareketlerine ve sözlerine göre değerlendiririz. Bundan dolayı görünüşler, hareketler ve sözlerin algılanışını düzenleyen imaj yönetimi hem kişiler hem de kurumlar açısından çok önemlidir. Bu önem toplumsal yaşam kadar kurumsal yaşam için de geçerlidir. Kurumsal yaşamda da ilk izlenim çok önemlidir. Çünkü ilk izlenim etkileyici ve kalıcıdır.
İlk izlenim için ikinci bir şans yoktur. Bu yüzden ilk izlenime çok
önem verilmektedir. İmaj yönetiminin temel hedefi
de ilk izlenimleri etkilemek ve olumlu hale getirmektir. İmaj yönetiminde ilk
izlenim kadar son izlenim de önemli ve etkilidir.
Çünkü insanların alıp
götüreceği izlenim, kişinin bıraktığı son izlenimidir. Son izlenimler de, son
görünüşün, son sözlerin, son fikirlerin, son hareketlerin ve yapılan son
işlerin toplamıdır. İmaj yönetimi uygulamaları,
ilk ve son izlenime bütüncül bir bakış açısıyla yaklaşmakta ve özellikle son
izlenim üzerine vurucu etki yaparak, karşı tarafın algılamasını kontrol altına
almaya uğraşmaktadır.
Kurum imajı kavramı, işletmenin diğer kişiler tarafından
algılanın imajıdır ya da kurumun kendisini nasıl göstermek istediğidir.
Dış
çevre koşulları dinamikleştikçe ve karmaşıklaştıkça, işletmenin kendisini ve
kimliğini ortaya koyması daha da önemli hale gelmektedir. Kurum imajı uzun ve
zor bir süreçten oluşur. Kurumsal imajın oluşmasında vizyon, misyon ve
strateji, iş süreçleri ve öz çekirdek işin yanı sıra kurum kültürünün de önemli
bir rolü vardır.
Artık günümüz rekabet koşullarında işletmelerin sembol,
kurum renkleri, logo gibi tasarım çalışmaları, ürün ve hizmet bedelinin
indirilmesi gibi çabalar, hedef kitlelerin kafasında olumlu bir imaj çizmek
için yeterli olmamakla birlikte, işletmelerin toplumsal sorumluluk bilincine
bakış açısı, müşteri ve kurum çalışanlarına davranış tarzları da çok etkili
unsurlardır.
Diğer taraftan, bozulan bir kurum imajını düzeltmek ise imaj
çalışmaları içinde en zor olanıdır. Bozulan bir imajı düzeltmek, yeni bir imajı
inşa etmekten çok daha zahmetli ve sonucu çok daha fazla risk içinde bir
çalışma gerektirir. Koç Holding’in kurucusu Vehbi Koç “Bozulan bir imajı
düzeltmek, bir işletmeyi yeni baştan inşa etmekten çok daha zordur” demiştir.
Kurumun sahip olduğu olumlu yöndeki ünü, ürün ya da hizmet
satışındaki performansı artırır, sermayedarları etkiler, yetenekli personeli
kurumda tutar. Kısacası işletmenin büyümesinde çok önemli rol oynar. Ancak bu
ünün zarar görmesi durumunda da yeniden inşa edilmesi son derece güçtür.
Kurum imajı, işletmenin farklı yönlerinin iç ve dış hedef
kitlesi tarafından algılanarak zihinsel bir süreçten geçirilmesi sonucunda
kanıksana görüşlerin oluşturduğu bir bütündür. İşletmenin hedef kitlesiyle
karşılaştığı her yerde bir imaj oluşum süreci yaşanması söz koşunudur. İnsanlar
mantık ya da duygu çerçevesinde kurum hakkındaki duydukları ve gördükleri her
şeyi kaynaştırarak kuruma dönük olumlu ya da olumsuz bir görüşe sahip olurlar.
Herhangi bir kişi, kuruluş ya da durum hakkında tüm
görüşlerin toplamı olarak açıklanan imajın, kendiliğinden oluşması yerine
oluşturulması çabası imaj yaratıcılığını bir meslek olarak meydana getirmiştir.
Kişi ya da kurum ile ilgili görüş ve düşüncelerin oluşturulması çabası olarak
tanımlanabilen imaj yaratma medya kurallarına uygun görüntü oluşturulması ile
başlayan davranış ve düşünce biçimi ile tamamlanan bir süreçtir.
Toplumda olumlu bir imaja sahip olmak isteyen bir örgüt,
imajın kendiliğinden oluşması yerine oluşturulması için çabalamalıdır. Kişi ya
da kurum ile ilgili görüş ve düşüncelerin oluşturulması çabası olarak
tanımlanabilen imaj yaratma, medya kurallarına uygun görüntü oluşturulması ile
başlayan, davranış ve düşünce biçimi ile tamamlanan bir süreci kapsamaktadır. Ken
Cooper’a göre başarılı bir imaj, tutarlı olduğu kadar belirgin olmalı,
özellikler uyumlu hale getirilmelidir.
“Kurumsal görünüm, kurumsal iletişim ve kurumsal davranışın toplamında
ifadesini bulan kurumsal imaj, iç ve dış hedef kitle üzerinde inandırıcılık ve
güven yaratmak ile sürdürmek gibi önemli bir işlevi yerine getirmektedir”. Gerçekte var olan durum ile imajın uyuşması, başka bir
ifadeyle uyum içinde olması oluşturulacak imajın inandırıcı ve kalıcı olabilmesi açısından önemlidir.
İmajı, kuruluş çalışanları ve dış katılımcıların
düşüncelerindeki kuruma yönelik algılamaların tümü olarak gördüğümüzde;
kurumların imajını tesadüflere değil, kurumun kimliğini, amaç ve hedeflerini, içinde
bulundukları topluma karşı sosyal sorumluluklarının ne olduğu konusunda bilgi
veren, uygulanabilir bir programa bağlı olduğu ifade edilebilir.
Kurumsal İmaj ve Verimlilik İlişkisi
Verimlilik, insan beceri ve ilgisi, teknoloji, yönetim,
sosyal çevre ile iş çevresinin birleştiği nokta olarak düşünülürse, temelde
insan öğesinin olduğu kaçınılmaz bir gerçektir. Verimliliğin sağlanmasında
insanın yeteneği, ilgisi, çalışma isteği çok önemlidir.
Örgütler insanın
gelişmesi için gerekli çalışmaları yapmak, onun istekli çalışması, işine ilgi
duyması sağlayıcı yol ve yöntemleri geliştirmek durumundadır.
Bugün herkes
tarafından kabul edilen düşünce, verimliliğin ulusal refahı artırmadaki
önemidir. “İster gelişmiş, isterse gelişmekte olan, serbest piyasa ekonomisi ya
da merkezi planlama uygulayan tüm ülkelerde, ekonomik gelişmenin temel kaynağı
verimlilik artışıdır”.
Kurumlar varlıklarını devam ettirebilmek için girdileri
etkili kullanarak girdi maliyetlerini düşürüp çıktı miktarını artırmak
durumundadırlar. Başka bir deyişle az miktarda girdiden çok miktarda çıktı elde
etmek amaçlanmalıdır. Günümüzde aynı pazara hitap eden çok sayıda kurum vardır.
Ancak, verimli kurumlar uzun vadede hayatta kalabilme şansına sahiptirler.
Bu
kurumlar az girdiden çok çıktı elde etmeyi başarabildiklerinden ürettikleri mal
ve hizmetleri pazara daha düşük fiyattan sunma olanağına sahip olacaklardır.
Bir ürünün fiyatı tüketicinin tercihinde önemli bir unsurdur.
Kurumsal amaçların gerçekleştirilmesinde göz ardı edilemeyecek
derecede önemli olan verimlilik, insanın çalışma isteği, becerisi ve ilgisi
sayesinde gerçekleşebilir. Görüldüğü gibi verimlilikte insan çok önemli bir
unsurdur. Kurumsal imajın olumlu olmasının kişilerin
çalışma isteğini artıracağı da söylenebilir. Kurumun olumlu imajı, çalışanların
işlerini severek yapmalarını, motive olmalarını ve çalışma isteği duymalarını
sağlayacaktır.
Çünkü çevresinde olumlu bir imaja sahip bir kurumda çalışmak,
olumsuz imaja sahip kurum çalışanına göre, kişiye soysal çevresinde önem
verilmesine aracı olacaktır. Kişi, kendisine verilen önemi algıladığında daha
da motive olacaktır. O kurumda çalışmayı sürdürmeyi düşüneceği gibi, kuruma
daha çok katkı sağlamanın yollarını da arayacaktır.
Günümüzde verimlilik anlayışı artık, elde edilen ürün ve hizmetin kalitesini yükseltme, çevreyi ve doğal yapıyı koruma, çalışanlara en iyi yaşam ve çalışma koşullarını sağlama ve bu arada birim girdi başına üretim miktarını artırmayı amaçlamaktadır. Bu düşünceden hareket eden bir örgütle imaj arasında bir ilişki mutlaka vardır.
Günümüzde verimlilik anlayışı artık, elde edilen ürün ve hizmetin kalitesini yükseltme, çevreyi ve doğal yapıyı koruma, çalışanlara en iyi yaşam ve çalışma koşullarını sağlama ve bu arada birim girdi başına üretim miktarını artırmayı amaçlamaktadır. Bu düşünceden hareket eden bir örgütle imaj arasında bir ilişki mutlaka vardır.
Çevresinde verimli, ürünü kaliteli, doğal yapıyı koruyucu
olarak algılanan bir örgüt; çevre tarafından kabul edilme, yani benimsenme
sorunu yaşamayacağı gibi, girdi temininde ve çıktısını pazarlama konusunda da
bir sorun yaşamayacaktır. Varlığını sorunsuz sürdürmek, kalıcı olmak ve rekabet
şansını artırmak isteyen bir örgüt olumlu imajını zedelememek için, verimliliği
öncelikli hedefi haline getirmek durumundadır. Örgütsel imajın örgüte
sağlayacağı faydaların başında nitelikli personelin sağlanması, çalışanların
motive edilmesi, pazar payının artırılması gelmektedir.
Yukarda sayılan unsurlar tamamlanırsa imaj oluşturma süreci
başlatılır. Önce mevcut durum analizi yapılır. Burada araştırılacak olanlar
yerel ürün ve faaliyet gösterilen alanın imajı ve müşteri ile çalışanların
sahip oldukları imajdır.
Daha sonra ulaşmak istenilen durumun analizi yapılır.
Bunun için örgüt kimliği yönelimleri ve örgütsel felsefeye göre bir vizyon
tarifinde bulunularak, gelecekteki imajın ne şekilde olması isteniyorsa, tarifi
yapılır. Ardından istenilen imaja uygun örgüt kimliği tedbirlerinin seçilmesi
ve uygulanması gerekir.
Burada da hedef grupların görüşleri ve uygulama
esnasında karşılaşılabilecek olan engeller ve sorunlar belirlenir. En son
aşamada ise imaj değişikliği analizi yapılır. Belli bir süre sonraki değişim
analiz edilir.
İmaj Oluşturma Süreci
Müşterilerle ve çalışanlarla iletişimde etkili olmak,
müşterilerin ve çalışanların örgüte güven duymasını sağlamak, müşterilerle ve
diğer hedef kitlelerle duygusal bir bağ kurmak amacıyla güçlü bir örgüt imajı
oluşturmak için dört unsur gerekmektedir.
Altyapı kurmak:
Örgütlerde gerekli olan değişimleri gerçekleştirmek ve bu yolla, oluşturulacak
imajı sağlam bir alt yapı üzerine kurmak çok önemlidir. Bu süreçte iyi bir
vizyon ve misyon belirlenmeli, belirlenen hedeflere ulaşmada çalışanların sahip
olması gereken standartlar ve görevler belirlenmelidir.
Dış imaj oluşturma:
Ürün kalitesi, beş duyu ile hissedilebilen somut imajın oluşturulması ve
reklam-sponsorluk ve medya ile ilişkiler aracılığıyla oluşturulur.
İç imaj oluşturmak:
İç hedef kitlelerine yöneliktir. Örgütün çalışanlar üzerindeki imajıdır.
Olumsuz iç imaj, kaybedilen müşteri ve sadakatsiz çalışan demektir.
Soyut imaj
oluşturmak: Soyut imaj, müşteri tatmini ve sadakati yoluyla ve örgütün sosyal
sorumluluk sahibi bir kurum olduğunun hedef kitlelerce algılanmasıyla oluşur.
Söz konusu aşamalarda imaj oluştururken; yönetimin kalitesi,
ürün ve hizmetlerin kalitesi, uzun dönemli yatırımların kalitesi, yeni
buluşlar, finansal açıdan sağlamlık, yetenekli insanları işe alma ve geliştirme
becerisi, örgüt kaynaklarının akılcı kullanımı ve toplumsal ve çevresel sorumluluk gibi etmenlere dikkat etmek gerekir.
Kurum, imaj oluşturma yönünde bilinçli ve planlı bir çaba
içinde olmasa da kendisiyle ilgili kamuda bir imaj mutlaka vardır. Kurumlar,
toplumsal birer sistem olarak çevreleriyle etkileşim içindedirler. Bu etkileşim
sürecinde çevrede, yani kamunun zihninde kendisiyle ilgili bazı durum ve
görüntülerin oluşması kaçınılmazdır. Günümüzde, gelişmiş iletişim teknolojileri
ile kitle iletişim araçlarının çeşitlenmesi ve yaygınlaşması ile birlikte
kurumlar hakkında birçok bilgiye geçmişe göre daha çabuk ulaşılmaktadır. Bu
bilgilere ulaşan kamuda, kurumla ilgili olumlu ya da olumsuz bir imajın
oluşması söz konusudur.
Genel olarak hayatımızda bir kural olarak; kendimizi
niyetlerimize göre, başkalarını ise görünüşlerine, hareketlerine ve sözlerine
göre değerlendiririz.
Bundan dolayı görünüşler, hareketler ve sözlerin algılanışını düzenleyen imaj yönetimi hem kişiler hem de örgütler açısından çok önemlidir.
Bundan dolayı görünüşler, hareketler ve sözlerin algılanışını düzenleyen imaj yönetimi hem kişiler hem de örgütler açısından çok önemlidir.
Bu önem toplumsal yaşam kadar kurumsal yaşam için de
geçerlidir. Kurumsal yaşamda da ilk izlenim çok önemlidir. Çünkü ilk izlenim
etkileyici ve kalıcıdır. İlk izlenim için ikinci bir şans yoktur. Bu yüzden ilk
izlenime çok önem verilmektedir.
İmaj yönetiminin temel hedefi de ilk izlenimleri etkilemek
ve olumlu hale getirmektir. İmaj yönetiminde ilk izlenim kadar son izlenim de
önemli ve etkilidir. Çünkü insanların alıp götüreceği izlenim, kişinin
bıraktığı son izlenimidir. Son izlenimler de, son görünüşün, son sözlerin, son
fikirlerin, son hareketlerin ve yapılan son işlerin toplamıdır. İmaj yönetimi uygulamaları, ilk ve son izlenime bütüncül
bir bakış açısıyla yaklaşmakta ve özellikle son izlenim üzerine vurucu etki
yaparak, karşı tarafın algılamasını kontrol altına almaya uğraşmaktadır.
Toplumsal ve kurumsal yaşamda kişileri ve kurumları etkili
ve başarılı kılan niteliklerin başında, kişinin veya kurumların başkalarıyla
iyi anlaşıp anlaşamadığına, uyumlu ve geçimli olup olmadığına ve iyi bir imaj
bırakıp bırakmadığına bakılması gerekmektedir.
Bu nedenle, sosyal yaşamda olduğu gibi çalışma ve yönetim
yaşamında da kişiler ve kurumlar açısından imaj yönetiminin önemi çok fazladır.
İmaj yönetiminde ayrıca örgütsel imajın oluşumunu etkileyen
faktörlere karşı her zaman hazırlıklı olmak gerekmektedir. Örgüt üst yönetimi
bu faktörleri bilmeli, analiz etmeli ve değerlendirebilmelidir. İmaj oluşumunu
etkileyen faktörleri de şu şekilde belirtebiliriz.
Kurumun ürettiği mal
ve hizmetler: Üretilen mal ve hizmetlerin fiyatı, teknolojik seviyesi,
dağıtımı, kullanım kolaylığı ve satış sonrası hizmetler, imaj oluşumunda
etkilidir.
Kurumun görünümü: Bu
kapsamda örgütün fiziki yapısıyla ilgili olan, logosu, yazı karakteri,
binaların mimarisi, çevre düzenlemesi ve temizliği, renkler, standartlar,
ilanlar, basılı materyaller, personelin kıyafeti gibi özellikler
değerlendirilir.
Kurum kültürü: Örgüt
üyeleri tarafından benimsenen ve paylaşılan değerler, inançlar, normlar ve
alışkanlıklar bütününe örgüt kültürü denir. Örgüt kültürü, çalışanların
yönetime katılması, istenilenlerin kolaylıkla yaptırılması, yeni değer ve
anlayışların benimsetilmesi için onların, örgütteki kültürel değerleri ve ilkeleri
bilmelerini gerekli kılan bir süreçtir. Bu anlamda, özellikle yöneticiler,
gerek örgüt içinde gerekse örgütü çevreleyen bireylerin davranışlarını ve
kültürlerini bilmek zorundadır.
Kurum iklimi: Örgütün
psikolojik ortamıdır. Örgüt içindeki bireylerin davranışlarını etkileyen,
kurumun farklılığını ortaya koyan ve onu tanımlayan özellikler toplamıdır.
İdeal örgüt iklimi; inanılırlık, güvenirlik, açıklık, içtenlik, yardımseverlik, katılımcılık ve dolayısıyla doyum ve beklenti düzeylerinin yoğun olduğu yapılardır. Örgütün iç bünyesinde yaşanan olumlu gelişmeler, doğal olarak örgütün olumlu imajında da etkili bir rol oynamaktadır.
İdeal örgüt iklimi; inanılırlık, güvenirlik, açıklık, içtenlik, yardımseverlik, katılımcılık ve dolayısıyla doyum ve beklenti düzeylerinin yoğun olduğu yapılardır. Örgütün iç bünyesinde yaşanan olumlu gelişmeler, doğal olarak örgütün olumlu imajında da etkili bir rol oynamaktadır.
Kurumun iletişim ağı:
Ortak iletişim materyallerinin kullanılması, kurulan iletişimin anlamlı ve tam
olmasına imkân sağlar. Örgütün kullandığı iletişim ağının kusursuz olarak
işlemesi, hem içerdeki hem de dışarıdaki insanların zihnindeki örgüt imajını
olumlu şekilde etkilemektedir.
Kurumun sosyal
sorumluluğu: Kurumlar, eğer çevreye karşı sorumlu kuruluşlar olarak güçlü bir
örgütsel imaj oluşturmak istiyorlarsa; üst yönetim, çevreye karşı hassas
olacaklarına ve çevre için bir takım girişimlerde bulunacaklarına dair doğru
taahhütlerde bulunmalıdır.
Çevrecilik bütün örgüt tarafından bir iş yapma yolu
olarak benimsenmeli, bir ürün veya hizmetin yaşam eğrisi boyunca, sağlık,
güvenlik ve çevreye yaptığı etkileri göz önünde bulundurulmalıdır. Kurum ayrıca
çevreyi geliştirecek ve korumaya yardım edecek yeni ürünler ve yöntemler
geliştirmelidir.
Kurumun sosyal ve fiziki çevresinde algılanma düzeyi,
kurumun verimli çalışmasını sürdürmesiyle yakından ilişkilidir. Sonuç olarak
kurumların amaçlarından olan verimliliğin gerçekleştirilmesinde önemli
katkıları olan imaj ve tutum geliştirme çabaları sonucu; kurumda çalışanlardan
müşterilere, sosyal gruplara kadar çok farklı özelliklere ve beklentilere sahip
kişilerin zihninde oluşturulan olumlu imaj ve tutumlar onları kuruma karşı
olumlu niyet ve davranış geliştirmeye yöneltecektir.
Bu olumlu niyet ve
davranışlar çalışanların moral, motivasyon ve verimliliğini artırarak kurumsal
başarıyı da beraberinde getirecektir. Aynı zamanda kurumun sosyal çevresini
oluşturan kişileri, grupları da kurumun çıktılarını tercihe, kurumla
işbirliğine zorlayacaktır.
Sonuç
itibariyle imaj kavramında olması gerekenleri ve tanımlarından bahsettik.
Böylece imajda eğer bu değerler ve yapılar kullanılırsa, şirketin verimliliği
artar. Sadece şirketin değil, toplumsal anlamda, kamusal, çevresel her anlamda
verimlilikler artar. Tek bir imaj nokta atışı misali insanları kendisine çeker.
Bir gülün güzelliğine bakın bir de deve dikeninin. Göz zevki veremezseniz siz
de bir şey kazanamazsınız. İmajın kavramı ve imaj işte bu kadar önemlidir.
2 yorum
İmaj çok önemli. İnsanlar karşısındaki insanla ilgili onu gördüğü ilk saniyelerde bir karar verir, ilk intiba dediğimiz. İyi bir ilk intiba yaratmak da iyi bir imaj ile mümkün.
aynen hocam sonuna kadar haklısınız, ilk imaj etkisi cidden önemli, özellikle iş görüşmelerinde. yorumunuz için teşekkür ederim :)
Yorum EkleYorum Ekle